Gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz cisimler öncelikle Güneş ve Ay olmak üzere yıldızlar ve gezegenlerdir. Dünya’da insan yaşamı hüküm sürmeye başladığı günden beri her zaman gökyüzüne bakarak anlamalar çıkardık. Bizden çok uzak olan ancak bir o kadarda yakın hissettiğimiz bu cisimlerden çıkarımlarımız; inanç sistemlerinde yol, bazı dinlerde tanrı, eski çağlarda yön tayini, günlük hayatta zaman geçişini hesaplama ve mevsim bilgilerini öğrenmede olmuştur. Peki insanlığın başından beri kullanılan ve merak edilen evren hakkında 21. yüzyılda neler biliyoruz? 20. yüzyılın sonlarında (1957) Sputnik1 uydusunun uzaya fırlatılması ile Uzay Çağının başladığını ve 21. yüzyılda (2025) hala devam ettiğini kabul ediyoruz. Uzay çağı astronominin en fazla geliştiği ve gökbilimci çıkardığı dönemdir. Bu yüzden Uzay Çağından bahsederek en önemli astronomik keşifler hakkında bir bakış açısı sağlayalım. Peki Uzay çağında hangi olaylar bize evreni anlamak konusunda yardımcı oldu?
20. Yüzyılın başlarında iken optik teleskoplar ve fotoğrafik plakalardan öteye gitmeyen astronomi araçları 1960’lı yıllarda tamamen değişmiştir. İkici dünya savaşında radar teknolojisinin gelişmesi sayesinde elimizde veri toplayabilecek yeni araçların bir nevi önü açılmıştır. Radyo teleskoplarının bulunması ile birlikte kızılötesi teleskoplar, ultarviyole teleskoplar, x-ışını teleskoplar, gama ışını teleskoplar gibi yeni teknolojilerin önü açılmıştır. Bu gelişmeler düşünüldüğünde kronolojik bir sıra ile önem teşkil eden astronomik keşifler şunlardır;

UzayBimer, Kayseri (Radyo Teleskop) CR: Emin YAPSU
1929 yılında Amerikalı gökbilimci Edwin Hubble tarafından ilk olarak bir bulutsu olarak keşfettiği Andromeda galaksisinin bulutsu değil bir galaksi olduğunu anlaması ile evrenin aslında o dönemde pek çok gökbilimcinin düşündüğünün aksine sadece Samanyolu Galaksisinden oluşmadığı anlaşılmıştır. Hubble’ın bu büyük keşfi sayesinde aynı zamanda evrendeki gökcisimlerinin bizden uzaklaştığı ve bu sayede evrenin genişlediği, gökbilimci teorisyenler tarafından keşfedilmiştir. Aynı zamanda Hubble, bu keşif sonrası adını astronomi dünyasına altın harfer ile kazıtmış ve Alabama’daki Marshall Uzay Uçuş Merkezi tarafından yönetilen uzay teleskobu, bu gökbilimcinin ismini almış ve Hubble uzay teleskobu evren ile aramızda yeni bir irtibat kurmamızı sağlamıştır. Bu keşiften birkaç yıl sonra Belçikalı fizikçi ve papaz Georges Lemaitre, 1931 yılında Büyük Patlama (BigBang) teorisinin temelinin oluştuğu Kozmik Yumurta hipotezini ortaya atmıştır. “İlkel atom” olarak tanımladığı parçacığın büyük bir patlamayla parçalandığını, uzay ve zamanın ortaya çıktığını ve evrenin genişlemesine yol açtığını savundu. Onun tanımıyla bu ilkel atom bir “kozmik yumurta” idi. Bu hipotez geliştirilerek bugünki Büyük Patlama teorisi meydana geldi. Artık evren hakkında daha fazla şey bildiğimiz gerçeği ile birlikte 2. Dünya Savaşının başlaması bize yeni teknolojiler verdi. Bunlardan biri de radyo astronomiye geçişe neden oldu. Radyo astronomi sayesinde 1960’lı yıllarda İngiliz astronom Jocelyn Bell Burnell Cambridge Üniversitesi lisansüstü öğrencisi iken Kuasar adı verilen yeni bir tür gizemli gökcismini keşfetti. Kendisinin bu buluşu ona Nobel fizik ödülünü kazandıramamış olsada biz astronomlar için derin bir saygı kazandırmıştır. Kendisinin bu önemli keşfi ile ikinci dünya savaşına yaptığı bakışı şu sözleri ile hatırlayalım; ‘2. Dünya Savaşı bize radarı verdi, bu da radyo astronomisi oldu. Ve Wernter von Braun’un roket atarları, uyduları uzaya fırlatan şeyler haline geldi.’ Bu dönemde hız kesmeden devam eden astronomik keşiflere Burnell’in de tanıdığı Amerikalı astronom Vera Rubin 1970’li yıllarda kara maddenin varlığı ile ilgili en önemli kanıtı Washington Carnegie Enstitüsü’nde arkadaşları ile ortaya koymuştur. Kara madde hakkında 1930’lu yıllardan beri süre gelen tahminler Rubin’in çalışmalrı ile kabul görmüştür. 1972 yılında astronomi tarihinin en çok merak edilen gizemlerinden biri olacak Kara Delik keşfini Amerikalı astronom Charles Thomas Bolton önemli deliller ile gerçekleştirdi diyebiliriz. Einsteindan beri süre gelen Kara Delik varlığı sonunda temellendirilmişti. Bunun devamında çok önemli bir astronomik gökcismi türü olan Dünyadan 50 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve bize güneş sistemi dışında da gezegenlerin varlığının kesinleştiğini söyleyen 51 Pegasi yıldızının etrafında dönen 51 Pegasi b (Yaygın adı Dimidium olarak bilinir.) dış gezegeni keşfedildi. Bu keşfi Fransız astronomlar, Michel Mayor ve Didier Queloz, Haute-Provence Gözlemevi’nde kurulu ELODE tayfölçeri ile 6 Ekim 1995’te yapılmıştır.

Andromeda Galaksisi, CR: Emin YAPSU
Bu gibi keşifler sayesinde evren merakı giderek alevleniyordu. Keşifler hızla devam ederken günümüz dünyasında daha iyi teknolojiye sahip hem dünya atmosferi içinde hem de dünya atmosferi dışında büyük maliyetli ve evreni daha iyi anlamamızda katkı sağlayacak teleskopları geliştirdiler. Bunlardan en bilindik teleskoplardan biri olan ve en büyük uzay teleskobu olma özelliğine sahip James Webb Uzay Teleskobu aralık 2021 de fırlatıldı ve 2022 Ocak ayında yörüngeye oturtturuldu. Kızılötesinde işlev gören bu teleskop 2022 Temmuz’undan beri bize veri sağlamaktadır. Yeni keşiflere ışık tutacak bu büyük araçlar belki de insanlığın hayal edemeyeceği kapıların anahtarları olacaktır. Bu sebep ile belki de Uzay Çağı tıpkı Hubble dan öncesi gibi bizden sonraki nesiller için ders belki bir mazi olarak kalacaktır.
Kaynakça
https://www.iop.org/about/iop-history/100th-anniversary/100-incredible-years/nuclear-physics
https://science.nasa.gov/missions/hubble/anniversary-of-edwin-hubbles-great-discovery/
7 Comments
Hakan M.
Güzel yazı.
Tr
Çok beğendim. Akıcı ve akılda kalıcı bir anlatım biçimine sahip. Bu güzel bilgi aktarımı için teşekkürler.
Senem
Ne kadar etkileyici gerçekten. Merakla ve akıcı bir şekilde okudum yazınızı. İnsan bu yazılarla daha çok merak ediyor daha çok okumak istiyor. Ellerinize sağlık güzel yazmışsınız.
HYPERION
Gerçekten güzel bir yazı olmuş okurken büyülendim ve hayran kaldım.
İlayda
Güzel bir yazı olmuş insanı okumaya ögrenmeye teşvik ediyor oldukça dikkat çekici çok hos
sumeyye
bu muhteşem bir şeyy💓💖💗
Bedir Kayar
Emeğiniz takdire şayan hanımefendi. İlk yayınınız olmasına rağmen gayet başarılı olmuş. Tebrik ederim. Çok iyi bir ekibiniz var. Hepinize başarılar arkadaşlar